Page 53 - BeeLife13
P. 53
BEELIFE | SANAT
1999 yılında Tiyatro Bölümünden
mezun olduktan sonra; Devlet
Tiyatroları, özel topluluklar, ASSITEJ
derken bir gün bir telefon geldi.
Bir arkadaşım hep der ki; “Her
şey bir gün telefonun çalınca
değişebilir bizim meslekte.” Her
şey değişmedi ama yepyeni bir
sektöre o gün girdim. Özel bir
kanalda, çok sevilen bir dizide,
güzel bir rol... İlk kamera işim. Çok
heyecanlıyım. Rol arkadaşlarımın
hepsi mesleğinde bir yerlere gelmiş,
başarılı insanlar. Herkes duayen
ve yanlarında bir yeniyetme ben.
Hem profesyonelliğime leke
sürdürtmemeye çalışıyorum
hem de her şey benim için o
kadar yeni ki... Şansım şuydu ki;
Türkiye’de o zaman çok alışılmış
bir çekim tarzı olmayan 5 kamera
ile aynı anda çekim yapıyoruz.
Sitcom dedikleri işlerden. Her şey
stüdyoda hazırlanmış mekanlarda
çekiliyor. Yani aslında tiyatro gibi.
Sahne, hareketleriyle baştan sona
çalışılıyor, ezber yapılıyor (çünkü
sesli çekim) ve 5 ayrı açıdan 5
Yıllar önce, henüz diziler seslendirme sanatçılarının da kamera aynı anda çekim yapıyor.
sesli çekilmiyor ve bu işlerde dizilerde rol alabilmesinin yolunu Tek bilmeniz gereken, hangi
çoğunlukla konservatuar ya da açmıştı. Yani çarpık bir duruma kamera sizi hangi planda çekiyor
okullu oyuncular oynamıyorken, karşı tavır koymak her zaman ve hangi kameranın açısına ne
dizilerde seslendirme yapan iyi olanın kazanmasına giden zaman girip nerede duracaksınız.
dublaj sanatçıları bir araya yolu açar. Bu durumda kamera Kulağa karışık gelebilir ama dört
gelip, “Biz artık mankenleri önü oyunculuğu dersi veren yıl boyunca oyunculuk okumuş,
seslendirmek istemiyoruz.” arkadaşlarımızın bu dersleri sahneye çıkmış bir oyuncu için
diye bir açıklama yapmışlardı herhangi bir oyunculuk temeli herhangi bir kursa gerek duymadan
ki; bu açıklama cesaret isteyen, olan birilerine vermeyi ön şart keşfedilecek bir şey. Ayrıca bu
sektörde iş kaybına uğrama koymaları gerekmez mi? Aksi tür tecrübeleri gerçek bir sette
ihtimali bulundurmasından dolayı takdirde kendi aldığı eğitimi hiçe edinmek, oyunculuk yolculuğunda
da kahramanca bir tavırdı. Ama sayıp, “Gelin biz size kamera önü biriktirilen güzel anılara yenilerini
zaman içinde gördük ki, kendileri oyunculuğunu öğretelim, siz eklemek demek. Devamlılık diye
de çoğunlukla oyunculuk eğitimi de son zamanların en özenilen bir şey öğreniyorsunuz mesela.
almış seslendirme sanatçılarının işi olan ‘dizi oyunculuğu’ yapın, Tiyatroda her akşam oynadığınız
bu tavrı, bazı durumların fark bunun için de bize şöyle bir oyunda herhangi bir şey içtiğiniz
edilmesine yaramış ve okullu para ödeyin; zaten kaz gelecek bardağı hep aynı elinizle tutmak
oyuncuların dizilerde görünme yerden tavuk esirgenmez, zorunluluğunuz yoktur ama
oranı epey yükselmişti. dizilerde oynayınca çok kamerada öyle değil(miş), orada
Bu durumda seslendirme para kazanacaksınız.” demiş öğrendim. Yönetmen montaj
sanatçılarının daha az para olmuyorlar mı? Kulağa ters yaparken, sahnenin başında
kazanma riskini göze alarak gelmiyor mu? Ben nedense çok sağ elinizdeki bardak, sahnenin
yaptıkları bu açıklama aslında rahatsız oluyorum bu kursların ortasında sol elinizde görünmemeli
işin eğitimini almış oyuncuların isimlerinden. Adı “Oyunculuk tabii. Kursa da gitmemiştim ama
dizilerde daha çok çalışmasının Kursu” olsa söyleyecek sözüm öğreniverdim nasılsa. Yapacağınız
yolunu açmış, muhtemelen olmazdı ama kamera önü en büyük hata ne olabilir? Yeniden
de çoğunluğu eğitimli olan oyunculuğu ne demektir? çekme lüksü var :)
53